Elazığ Gerçekleri

Sürsürü Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar sabah saatlerinde Elazığ Belediyesi’nin temizlik gürültüsü ile yataklarından irkilerek uyandılar. Vatandaşları uykusundan korkutarak uyandıran Elazığ Belediyesi’nin garip bir o kadar da komik olan temizlik yöntemi  çevreyi ve vatandaşların evlerini kirletti.

Yaprak Süpürme Makinası İle Temizlik Yapmaya Çalışan Ekipler Evlere Toz Doldurdu

Elazığ Belediyesi ekiplerinin   yaprak süpürme makinasının sesi ile yataklarından korkakarak uyan vatandaşlar  uzun bir sürede evlerine dolan toz ile başa çıkmaya çalıştı. Yaprak süpürme makinası ile çevreyi temizlediğini düşünen Elazığ Belediyesi görevlisi makinayı sürdüğü yerden kalkan tozların birçok vatandaşın evlerini tozla doldurmasını ise aldırış etmedi. 

Elazığ Belediyesi yaprak süpürme makinası ile cadde temizliği yaparak nasıl  temizlik yapılamayacağının örneğini ortaya koyarken makinanın kuru zemine yaptığı basınç sonrasında ortaya çıkan toz ve pislik evlerinin içine doldu. Tozdan rahatsız olan vatandaşların öksürük ve hapşırma sesleri uzun bir süre Sürsürü Mahallesi sokaklarında yankılandı.

“Bütün Pisliği Cadde Üzerinde Toplayıp Gittiler”

Yapılanın temizlik değil daha çok kirletmek olduğunu ifade eden vatandaşlar  haber merkezimize ulaştırdıkları görüntü ve sitemlerini şu şekilde ifade ettiler; “ Sabah saatlerinde çok yüksek ses çıkartan bir makinanın sesi ile uyandık. Yerleri sulamadan yapılan bu çalışma  sonrasında  yükselen toz ve pislik evlerimizin içine doldu. Astım ve alerjik riniti olanlar çok ciddi şekilde rahatsızlandılar. Vatandaşların evini toz ve pislik içinde bırakan bu çalışma ile temizlik yaptıklarını düşünüyorlar. Ancak çevreyi daha çok kirlettiler. Yaprak süpürme makinası ile topladıkları  bütün pisliği de caddenin ortasında toplayıp  gittiler.” dediler. Vatandaşlar gönderdikleri fotoğraf ve videolar ile Elazığ Belediyesi’nin zulmüne uğradıklarını açık bir şekilde ortaya koyarken sorumlu yayıncılık anlayışımızın  gereği olarak Elazığ Belediyesi’ne soruyoruz; Elazığ Belediyesi’nin temizlik anlayışı daha çok kirletmek mi?