Telefon
WhatsApp
Elazığ’dan Cani HTŞ’nin Alevi Soykırımına   Tepki
300 X 250 Reklam Alanı

Elazığ Emek ve Demokrasi Platformu Suriye’de HTŞ tarafından sürdürülen Alevi soykırımına karşı tepki gösterdi. Platform adına basın açıklamasında bulunan Avukat Ali Cemal Zülfikar;  “ Suriye İnsan Hakları Gözlemevi son açıklamasında 6 Mart’tan şimdiye kadar Alevilerin yoğun yaşadığı Lazkiye, Tartus, Humus kentlerinde ve dağlarında geçekleştirilen katliam ve infazlarda en az 1225 sivilin katledildiğini raporlamıştır. Binlercesi can havliyle Rus Askeri Üssü’ne sığınırken, kentlerde yaşayanlar dağlık alanlara sığınmak zorunda kalmıştır.  Alevilere yönelik soykırım uygulamaları Türkiye de dahil dünyanın dört bir yanında gösterilen tepkiler üzerine; HTŞ’nin Savunma Bakanlığı operasyonların kırsalda süreceği yönündeki açıklamasını alelacele bir şekilde operasyonların bittiğini duyurmuştur. Katliamlarla ilgili;  “yaptıklarınızı kayda almayın” emri veren HTŞ lideri Colani, tepkileri yumuşatmak gayesiyle “soruşturma komisyonu” kurulduğunu açıklamak zorunda kalmıştır. Ancak HTŞ insanlık dışı yöntemlerine devam etmekte olup son olarak Halep’te Kürt mahallelerine saldırmıştır.” dedi  

“HTŞ Yönetimi Tüm Halklara Karşı Soykırım Suçu İşlemeye Devam Etmektedir”

Vahşi ve insanlık düşmanı terör örgütü HTŞ’nin soykırım yapmaya devam ettiğini vurgulayan Zülfikar; “İktidarı ele geçirdiği günden beri HTŞ yönetimi de tıpkı içinden çıktığı İŞİD ve El Kaide gibi cihatçı örgütlerin kullandığı insanlık dışı yöntemlerle kendisi gibi inanmayan, düşünmeyen, yaşamayan tüm halklara karşı soykırım suçu işlemeye devam etmektedir. Aleviler, Dürziler, Kürtler, Türkmenler, Hıristiyanlar HTŞ yönetiminin bu insanlık dışı saldırı ve soykırımlarının hedefi olmakla birlikte özellikle Alevi inanç grubuna karşı intikamcı ve her biri insanlığa karşı suçlar kategorisinde olan suçlar işlenmeye devam edilmektedir.

Geçmişi zaten bilinen HTŞ, buradaki Alevi halka karşı saldırı ve katliamlarına meşruiyet kazandırmak için, gelişmeleri “Esad yanlısı güçler” ile Suriye yönetimi arasında yaşanan çatışmalar biçiminde sunuyor. Çatışmaların başlıca kaynağının, HTŞ’nin Suriye’de yönetimi ele geçirdikten sonra verdiği sözleri yerine getirmemesi ve ülke içindeki farklı mezhep, kültür ve kimlikten halklara karşı, onları kendisine tamamen itaat etmeye zorlamasından kaynaklandığı sabittir. “ifadelerini kullandı

“HTŞ, Suriye’yi Yeni Çatışmalara Sürüklüyor”

Açıklamalarını sürdüren Zülfikar; “Ülkenin batısındaki kentlerde Arap Alevileri, güneydeki Dürziler ve kuzeydoğusundaki Kürtler ile birlikte Suriye’deki bölünme tablosunu da belirginleştiriyor. Bugüne kadar halkların demokratik talep ve beklentilerine yanıt vermek yerine sadece kendi iktidarını güçlendirmekle uğraşan HTŞ, Suriye’yi yeni çatışmalara sürüklüyor. Ülkede yaşayan farklı halklarla; etnik-dinsel-mezhepsel topluluklarla anlaşmazlık, gerilim ve çatışmalar; HTŞ’nin ülkeyi nasıl yönetmek istediği ve nasıl bir gelecek tahayyül ettiğini gösteriyor. Aynı zamanda HTŞ üzerinden rejim değişikliğini gerçekleştirenlerin ülkeyi nereye sürüklediklerini de gözler önüne seriyor. Bugün HTŞ yönetimi, bölgedeki etnik-dinsel-mezhepsel gerilim ve çatışmaları sömürü ve yağmanın dayanağı olarak kullanan ve bu amaçla kendisini yönetime getiren emperyalistlerin ve bölge gericiliklerinin bir ‘aleti’ olmanın ötesine gitmiyor. Bu nedenle Suriye’yi yeni gerilim ve çatışmalara sürükleyen politikaları uygulamaktan da geri durmuyor. ABD ve Batılı emperyalistler “Böl ve yönet, mezhep çatışmalarını kışkırt ve elde tut” politikası ile en önemli enerji kaynaklarının ve geçiş yollarının bulunduğu bölgeye hâkim olmak istiyor. HTŞ yönetiminin Suriye’deki etnik-dinsel fay hattı üzerine kurulması, Batılı emperyalistler ve İsrail’in bu yönetimi kontrol altında tutmasına hizmet ediyor. Katliamların yaşandığı bir dönemde, Colani’nin, Avrupa Birliği Komisyonu tarafından Brüksel’e davet edilmesi emperyalistlerin nasıl bir çıkar içinde olduklarını göstermektedir.   Türkiye’deki Erdoğan iktidarı ise HTŞ gibi cihatçı grupları destekleyerek Eş-Şera'nın rövanşizm tuzağına düşmeden kucaklayıcı bir politika izlediğini savunarak sadece Arap Alevileri’nin değil Dürzi, Süryani, Êzidî, Kürt ve diğer halkların azınlıkların da din adına kendilerine saldırıp katliamlar yapan bu çetelere yol veriyor. Yandaş basın ise soykırım düzeyindeki katliamları açık açık savunur durumdadır.”dedi 

“Halkımızı Katliamlara Karşı Duyarlı Olmaya Çağırıyoruz”

Açıklamsının son bölümünde ise Zülfikar şu ifadelere yer verdi; “Suriye’deki halkların, etnik-dinsel toplulukların bir arada yaşaması ancak demokratik-seküler bir yönetimle mümkündür. Kadınların, Alevilerin, Kürtlerin, Arapların, Türkmenlerin, Dürzilerin, Hıristiyanların ve daha birçok toplumsal kesimin dahil edileceği kapsayıcı bir demokratik yönetim, çatışma ve katliam girişimlerinin panzehri olacaktır.

Suriye’de fiili bir bölünmeye yol açan bu politika karşısında sadece Kürtlerin, Dürzilerin ve Arap Alevilerin değil; Sünni Arap çoğunluktan yoksul-emekçi halkın da barış içinde ve güvenli bir şekilde birlikte yaşayacakları bir geleceği kurabilmeleri ancak demokratik-seküler bir eksende ortak mücadeleyi ve aralarındaki dayanışmayı büyütmelerinden geçiyor. Bir kez daha katliamı lanetliyor, halkımızı katliamlara karşı duyarlı olmaya çağırıyoruz.”

 

Anasayfa Reklam Alanı 1 728x90

0 Yorum

Henüz Yorum Yapılmamıştır.! İlk Yorum Yapan Siz Olun

Yorum Gönder

Lütfen tüm alanları doldurunuz!

300 X 250 Reklam Alanı

Puan Durumu

Takım OM G M P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20

Reklam

300 X 250 Reklam Alanı

Yazarlarımız

Elaziğ Nöbetçi Eczaneler

Sidebar Alt Kısım İkili Reklam Alanından İlki 150x150
Sidebar Alt Kısım İkili Reklam Alanından İlki 150x150

E-Bülten Aboneliği