Elazığ Gerçekleri

Hastanenin lokasyon endişelerine değinen Göktaş yeni yapılacak hastanenin Güney Çevre Yolu, Kuzey Çevre Yolu ve Malatya Yolu üzerinde ulaşımın en kolay şekilde gerçekleşen  bir alan üzerinde kurulduğunu belirtti. Mevcut hastanenin kırk yıllık bina olduğun ifade eden Göktaş, “Elazığ depreminden sonra bir takım tadilatlar gerekiyordu. Maraş depreminde önce tadilatlarını yaptık. Ancak, K.Maraş depremi anormal bir deprem olunca bir daha başa döndük. Tadilat için ciddi anlamda bir harcama gerçekleşti. Biz mevcut hastaneyi yıkmak isteseydik. Tadilat yapmazdık. Mevcut binada taşınamayacak cihazlar var. Cihazları satın almazdım. Nasıl olsa taşınacağız derdim. Şu anda bizim gündemimizde bu hastaneyi en azından benim dönemimde taşıyacağız diye bir düşünce yok. Bir fikrimiz ve hazırlığımızda yok.”dedi   

Yeni Hastane Süreci

Yeni hastane süreci ile ilgili bilgiler veren Göktaş; “Elazığ depremi sonrası Cumhurbaşkanımızla ilgili bir heyet gelmişti. Heyette bulunan birisine 10 dakikalığına hastaneyi gezdirme imkanımız oldu. Yeni bir hastane için düşüncemizi ifade ettik. O da hocam ben gittiğimde ilgileneyim dedi. Beni bir hafta sonra aradılar. Stratejik bütçe başkanlığından bir randevu alın hastane işinizi ayarlayacak, ödenek çıkacak denildi. Bir önceki bir milletvekilimiz ile birlikte gittik. Ödenek çıkınca, yer konusunda öncekialimiz Ömer Toraman’a gittim. Böyle bir ödenek çıktı. Yarın ben buradan giderim. Arkamdan şikayet etmesinler. Vali beyde bütün vekilleri aradı. İl Başkanı ve belediye başkanı ile bir araya gelindi. Hastane yeri ile ilgili ortak karar verelim denildi. Bize yaklaşık olarak şehirde hastanenin kendi yeri, çevresi, ileri hastanenin genişleme alanı olacak şekilde Stratejik daire başkanı bize burayı bitirirseniz 200 yatak daha ek vereceğim demişti. Dolayısıyla büyüme alanı olacak 300 ile 500 dönüm arası bir alan lazımdı. Çevresi açık olacak. Çevresinde kapalı otopark alanı olarak 30 bin metre kare planlamışsak da yarın yine yetmeyecek. Şehirlerimiz büyüyor. Bu deprem İzaatörleri olduğu için yüz yıllık bir proje.    Velhasıl biz dolaştık. Hiçbir yerde arsa yok. Üniversite içerisinde inşaat mühendisliğinde profesör hocamızla konumu incelediğimizde kalan arazı (V) şeklinde. Yer olmadığı için kendi arazimizde yapılması düşünüldü. “  dedi

“Üniversite Hastaneleri Şehir İçinde Olmaz”

Üniversite hastanelerinin şehir içinde olamayacağını vurgulayan Göktaş;” Üniversite hastaneleri günü birlik başım ağrıyor, grip oldum gideceğim hastaneler değil. Malatya üniversite hastanesi bizimle beraber yapıldı. Rahmetli Turgut Özal döneminde nerede yapılmış şehrin dışında. Malatya da isyan eden kimse var mı? Buna rağmen ben şehirdeki tartışmaları asla neden tartışılıyor ben buna bir şey demem. Hakaret olmadığı sürece.

Diyorum ki ortak akıldır. İnsanlar bir hassasiyet gösteriyor. Önemli bir proje. Yaklaşık devletin 12 milyarı gidecek. İnsanları ilgi göstermesi güzel bir şey. Fakat çözüm yolu şu anda yok. Elazığ’da 300-400 dönüm bir arada yer yok. Diğer bir önemli konuda üniversite hastanelerinin bir şekilde kampüsü olmak zorunda. Siz bana Meryem dağının arkasını gösterseniz bile gitmem mümkün değil. Meryem dağını da gösterseniz gidemeyiz. Sonuçta kampüsle irtibatı olacak. Hocanın dersi olacak. Gelecek gidecek. Mevcut yer üzerinde planımız yüzde doksan orası olacak. Orası zaten 17 km mesafede çokta uzak sayılmaz. Şu anda vatandaşlar Abdullahpaşa’dan Fethi Sekine gidebiliyor. Mevcut alanımız Kuzey çevre yolu, Güney çevre yolu, Malatya yolu, ulaşımda Elazığ’ı rahatlatacak bir durumda…”

“Devletimiz Çukurova Üniversitesinin Ödeneğini İptal Etti. “

Yeni hastane kesin olarak ihaleye çıkacağını vurgulayan Göktaş; Statik hesaplamaları yapılıyor. Devletimiz Çukurova üniversitesinin ödeneğini iptal etti. Öyle oldu, böyle oldu tartışmalarından dolayı iptal ettim dedi. Bunu bilmemiz lazım. O yüzden şehir olarak bizim çözüm odaklı bakmamız lazım.”

Mevcut Hastane Konusunda Düşünceleri

Mevcut hastanenin durumunu değerlendiren Göktaş; “Mevcut hastanenin önünde bir poliklinik var. Yeni bina, çok güzel bir proje. Arkasında hocaların oturduğu servislerde içinde var. Yine arkasında onkoloji bölümü var. Bu üç parça yeni. Yüksek olan kısmın kolonları etrafını açtık ve destekledik. Yani mevcut haliyle gittiği yere kadar gider. Ben görev olduğum sürece hastanenin yıkılması mümkün değil, en az yeni hastanenin yapımı 5 yıl sürecek. Benim kendi tahminim kim rektör olursa olsun. Bu söylediğim poliklinik binasını, arkasındaki onkoloji ve arada kalan yeşil yeni kısmı orası kesin kalır.

Diğerini yıkılacağına hiçbir ihtimal vermiyorum. Bazen vatandaşlar bize hastane iyi hizmet vermiyor şeklinde şikayeti yapıyor. Bu şartlarda biz yeni yapılan Fethi Sekin hastanesindeki hizmeti nasıl yapacaksınız. Bina artık bina olmaktan çıkmış.

Dolayısıyla bizden sonra gelenler sağlam olan kısmı ikinci basamak olarak devam edelim de der. Onu ne zaman konuşulabilir. 5 - 6 sene sonra konuşulur. Bu hastane bitince diyebilir. Ya da diyebilir ki yüksek olan kısmı öğrenci yurdu yaparım. Ya da tamamını ikinci basamak hastane, ya da Kadın doğum ve çocuk hastanesi olarak kullanacağım şeklinde düşünülebilir”

“Eleştirdin… Çukurova Hastanesi İptal Edilmiş”

Göktaş; şehirde bilgi kirliliğinden yakınarak; “Yeni hastane için bazen diyorlar ki lojmanları yıkıp yerine yapılsın. Böyle bir fikir mümkün mü. Devlet bana bir binayı yıktırabilir mi? Öyle bir izin verebilir mi? Fen fakültesini yıkın yerine yapın. Nasıl yıkacaksın devletin binasını. Öyle yanlış bilgi var ki, Fen fakültesinde 5 blok var. Depremde hasar gören bir blok, ben diğerlerini nasıl yıkacağım. İki tane fakülte var içinde. Orada olmak zorunda şehir için hastaneyi sıkıştırmamak lazım. 42 yıldır buradayım. Elazığ’da benim gördüğüm bilgi kirliliği çabuk yayılıyor. Yapıcı eleştirilerin başımızın üstünde yeri var. Bunu yaparken de hep beraber sarılalım. En uygun çözümü bulalım demek lazım. Eleştirdin…  Çukurova hastanesi iptal edilmiş...  Ben üniversiteyi ve devletin menfaatini korumak zorundayım. Bu benim görevim.”dedi